Dünya genelinde elektrikli araç satışlarının 2025 yılında yüzde 30 oranında artması bekleniyor. Uzmanlar, bazı otomobil üreticilerinin elektrikleşme planlarını yavaşlattığını belirtse de, bu segmentteki büyümenin devam edeceğini öngörüyor.
S&P Global Mobility’nin analizine göre, 2025 yılında elektrikli araç satışlarının 15,1 milyon adete ulaşması ve küresel pazar payının yüzde 16,7’ye yükselmesi bekleniyor. 2024 yılı için öngörülen 11,6 milyon elektrikli araç satışına kıyasla bu, önemli bir sıçrama anlamına geliyor.
Rapor, farklı bölgelerdeki büyüme oranlarının büyük çeşitlilik göstereceğini vurguluyor. Hükümet politikaları, teşvikler ve şarj altyapısının durumu gibi faktörler, bu büyümede kilit rol oynayacak.
Çin Pazarı
Elektrikli araçların toplam satışlardaki payının yüzde 29,7’ye ulaşması bekleniyor. Ancak büyüme oranı yüzde 19,7 ile diğer bölgelere kıyasla daha düşük. Çin, sıfır elektrikli araçların içten yanmalı motorlu araç satışlarını ilk kez geride bırakmasıyla dikkat çekecek. elektrikli araç pazarındaki liderliğe rağmen, yerli markalar arasındaki rekabet sertleşiyor. Fiyat savaşları ve model çeşitliliği, birçok yerli markanın sektörden çekilmesine neden olabilir.
ABD Pazarı
Sıfır elektrikli araç satışlarının yüzde 36 oranında artarak toplam pazarın yüzde 11,2’sini oluşturması bekleniyor. Ancak, bu büyüme büyük ölçüde yönetimin teşvik politikalarına bağlı. Özellikle yeni yönetimin ithal araçlara yönelik tarifeler ve elektrikli araçlardaki vergi indirimleri konusundaki kararları belirleyici olacak.
Avrupa Pazarı
Batı ve Orta Avrupa’da elektrikli araç satışlarının yüzde 43 oranında artması öngörülüyor. Almanya’daki devlet teşviklerinin kaldırılmasına rağmen bölgedeki pazar payı yüzde 20,4’e ulaşacak. Avrupa’da özellikle Almanya, teşviklerin azalması nedeniyle zorluklarla karşı karşıya. Önde gelen üreticiler, satışlardaki düşüşe yanıt olarak işten çıkarmalar ve fabrika kapanışları gibi sert önlemleri tartışıyor.
Elektrikli araç sektörü, 2025 yılı itibarıyla daha büyük bir pazar payına ulaşma yolunda ilerliyor. Ancak, rekabetin artması ve politik belirsizlikler, bu dönüşümün tüm aktörler için sorunsuz olmayacağını gösteriyor.
