Elektrikli araç pazarında ikinci el tercih eden kullanıcılar için en kritik konu batarya sağlığı oldu. 2025 yılı verileri, modern batarya paketlerinin önceki nesillere göre daha yavaş kapasite kaybı yaşadığını ortaya koyuyor. Telematik sistemler, araç içi tanılama verileri, filo raporları ve açık artırma kayıtlarından elde edilen güncel SOH (State of Health) verileri, batarya dayanıklılığı açısından yeni bir tablo sunuyor. Veriler, ortalama elektrikli araç bataryalarının artık yılda yalnızca yüzde 1,8 civarında kapasite kaybı yaşadığını ve bunun önceki nesil paketlere göre önemli bir iyileşme olduğunu gösteriyor.
Araştırmada, batarya ömrünü daha net analiz etmek için kapasite kaybı 10.000 kilometredeki düşüş oranı baz alınarak normalize edildi. Böylece yaş ve kilometre farkları giderildi ve araçların kilometre başına batarya sağlığını koruma performansı ortaya kondu. Bu yöntem, hem daha yeni hem de daha eski araçlar arasında adil bir kıyaslama sağlıyor.
Listenin zirvesinde Tesla Model 3 Arkadan Çekişli (LFP batarya), Tesla Model Y Long Range, Hyundai Kona, Hyundai Ioniq, Kia Niro ve Kia EV6 gibi modeller yer aldı. Bu araçlar 10.000 kilometrede yalnızca yüzde 0,24 – 0,39 arasında kapasite kaybı yaşadı. Güçlü batarya soğutma sistemleri ve özellikle Tesla Model 3’te kullanılan LFP (lityum demir fosfat) kimyası sayesinde bu modeller batarya sağlığını uzun süre koruyabiliyor.
Diğer tarafta Volvo XC40/C40 Recharge ve BMW i3 gibi araçlarda ise yüksek kapasite kaybı gözlendi. Özellikle BMW i3 gibi pasif hava soğutmalı batarya sistemlerine sahip modeller, sıcak iklimlerde ve sık hızlı şarj kullanımında daha hızlı yıpranıyor.
Veriler, batarya dayanıklılığı açısından en belirleyici faktörün termal yönetim olduğunu gösteriyor. Sıvı soğutmalı paketler uzun vadede pasif hava soğutmalı sistemlere göre daha dayanıklı. Sıcak hava koşulları ve hızlı şarj alışkanlığı ise batarya ömrünü kısaltan etmenler arasında. Bu nedenle ikinci el elektrikli araç alırken batarya soğutma sistemi, kimyası ve geçmiş kullanım koşulları dikkatle incelenmeli.
Bu çalışma, tüketicilerin yalnızca aracın fiyatı veya tasarımına değil, batarya sağlığına da öncelik vermesi gerektiğini gösteriyor. Özellikle termal yönetim sistemine sahip, LFP veya gelişmiş batarya kimyasına sahip modeller ikinci el pazarında uzun ömür ve daha az değer kaybı anlamına geliyor. Batarya kapasitesi kilometre başına daha yavaş düşen araçlar, ikinci elde daha güvenilir bir tercih sunuyor ve uzun vadeli maliyet avantajı sağlıyor.
Sonuç olarak, 2025 yılı ikinci el elektrikli araç verileri, batarya sağlığının modern modellerde daha iyi korunduğunu gösterirken, sıvı soğutmalı ve gelişmiş batarya kimyalarına sahip araçların öne çıktığını doğruluyor. Alıcıların, aracın geçmiş kullanım verilerini ve batarya yönetim sistemlerini dikkate alarak daha bilinçli bir tercih yapması mümkün.
Kaynak: https://www.autoblog.com/news/best-and-worst-used-evs-for-battery-health-per-10000-miles
